Ekonomistler yorumladı: TÜİK’in enflasyonu ENAG’ı nasıl geçti?
Her ayın 3’ünde enflasyon verilerini açıklayan Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 3 Eylül Pazar gününe denk geldiği için ağustos ayına ait verilerini dün paylaştı. Hesaplamaları kamuoyunda tartışılan TÜİK verilerine göre yıllık enflasyon bir önceki aya göre 11 puan artarak yüzde 58,94’e ulaşırken, aylık enflasyon ise yüzde 9,09 oldu.
Geçen yılın ekim ayında yüzde 85,51 ile rekor seviyeye ulaşan yıllık enflasyon, mayıs ayında yüzde 40’ın altına geriledi. Haziran ayında yüzde 38,21 olarak hesaplanan yıllık enflasyon, temmuz ayında yüzde 47,83’e yükseldi.
TÜİK verilerinin tartışma konusu olmasının ardından akademisyenler ve ekonomistlerden bağımsız olarak oluşturulan Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG), her ay kendi hesaplamalarına göre enflasyon verilerini açıklamaya başladı. ENAG’ın dün açıkladığı enflasyon rakamlarına göre ağustos ayında yıllık enflasyon yüzde 128,05, aylık enflasyon ise yüzde 8,59 olarak hesaplandı. TÜİK’in aylık enflasyon verilerinin iki aydır ENAG’ın üzerinde açıklanması merak konusu oldu.
TÜİK’in mayıs ayında yüzde 0,04 olarak açıkladığı aylık enflasyon, Mehmet Şimşek’in Hazine ve Maliye Bakanı olmasının ardından Haziran’da yüzde 3,92, Temmuz’da ise yüzde 9,49 olarak hesaplandı. ENAG, aylık enflasyonu Mayıs’ta yüzde 7,35, Haziran’da yüzde 8,54 ve Temmuz’da yüzde 5,03 olarak açıkladı.
‘Öyleyse TEMMUZ ÖNCESİNDE HERŞEY YALANDI’
Ekonomistler Süleyman Karan, Oğuz Demir ve Durmuş Özdemir, TÜİK’in aylık enflasyon verilerinin 2 aydır ENAG verilerinden yüksek hesaplanmasını değerlendirdi.
“Görünen o ki, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in geçen ay TÜİK Başkanı’na telefon ederek sahte enflasyon rakamı vermemesi yönündeki uyarısı söylentiden öte gerçekti!” Süleyman Karan şu açıklamalarda bulundu:
“TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamları temmuz ve ağustos aylarında gerçeğe daha yakın görünüyor. ENAG’ı ‘algı operasyonu’ yapmakla suçlayan yetkililer ve ekonomistler utanmalı. ENAG’ın ağustos ayı TÜFE oranını şu şekilde açıklamasının nedeni: Yüzde 8,59’u ise bilgiye erişim eksikliğinden kaynaklanıyor.” “Bence karşılaştığı zorluklar var. TÜİK’in geçen ay ve bu ay açıkladığı rakamlar, gerçek enflasyona yaklaşsa bile bence hala düşük! Umarım bundan sonra TÜİK rakamları saklamak yerine verir. Reel enflasyon oranlarının olması gerektiği gibi olduğunu ve bu bilgiler ışığında hem bakanlığın, “Hem TCMB hem de BDDK düzeltici tedbirler alabilir.”
‘BESLENME VE KONUT HARCAMALARI YÜKSEK SEVİYEDE ARTIYOR’
“TÜİK’in açıkladığı Ağustos ayı TÜFE oranı yüzde 9,09, Yİ-ÜFE oranı ise 5,89. Bu nispeten sevindirici bir haber. Eylül ayında değil önümüzdeki aylarda enflasyonun azalan oranlarda yükselişine tanık olacağımıza işaret ediyor. ve Ekim ama daha sonra” diye devam etti Karan. :
“Kötü olan şu ki, gıda ve alkolsüz içeceklerdeki fiyat artışları enflasyonun içinde hâlâ yüzde 8,48 seviyesinde. Konutta enflasyon ise yüzde 6,89… Yani gıda ve konut maliyetlerimiz artıyor.” Bu da alt ve orta gelir grubunu zorluyor.
Yıllık enflasyona gelince… TÜİK’e göre TÜFE yüzde 58,94, Yİ-ÜFE ise yüzde 49,41… Peki ya Temmuz öncesi? Yılbaşından bu yana gerçeklikten kopuk kozmetik veriler sunan TÜİK rakamlarıyla yıllık enflasyonu nasıl belirleyebiliriz? Belirleyemeyiz. Yapılacak tek şey yıllık enflasyon rakamının geriye dönük revizyonla güncellenmesi olmalıdır. Tarihte böyle bir örnek var mı diye merak ediyorum. Ama emin olun, yüzde 128,05 olan yıllık enflasyon verilerine ENAG’a güvenmek daha mantıklı olacaktır.”
‘SON 5 YILI UNUTMAMALIYIZ’
Seçim sonrası ekonomi yönetiminin güven inşa etmeye çalıştığını belirten Doç. Dr. Oğuz Demir ayrıca şu değerlendirmelerde bulundu:
“Kurumlarda da iyileşme beklentisi vardı. TÜİK de bu kurumlardan biri. TÜİK’in bu ay açıkladığı enflasyon verilerinin ENAG ve İTO paralelinde açıklanması bu iyileşme beklentisinin ilk adımı olarak algılandı. Ancak Son 5 yılı unutmamak lazım. Siyasallaşan bu kurumlar bağımsız çalışıyor. “Bu kuralları ortaya koymak zor. Bilgi güvenilirliği açısından şeffaflığın sağlanmasına yönelik adımlar atılmadığı sürece bu inanca ulaşmak zordur.”
‘ENAG’IN VERİLERİ DAHA DİNAMİK VE GERÇEĞE DAHA YAKIN’
Prof. Dr. Durmuş Özdemir, iki kurumun verileri arasındaki farkı anlamak için öncelikle enflasyonu nasıl hesapladıklarına bakmak gerektiğini söyledi. TÜİK ve ENAG’ın veri toplama yöntemini karşılaştıran Özdemir, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Türkiye İstatistik Kurumu, belirlenen piyasalardan ay başı, ay ortası ve ay sonu olmak üzere ayda en az üç kez fiyatları alır ve buna göre aylık enflasyonu hesaplar. TÜİK, yayınladığı verileri koyuyor. belli bir sınıflandırmaya göre enflasyon sepetine girer, yükleriyle çarparak enflasyon değerini bulur.
ENAG yetkilileri ise günlük olarak ve internet siteleri üzerinden bilgi topladıklarını, TÜİK’in aylık 550 bin fiyat verisine kıyasla 7,5 milyondan fazla fiyat verisi elde ettiklerini belirtiyor. Bu formül, TÜİK ile aynı yükleri kullanan ENAG verilerinin daha dinamik ve gerçekçi enflasyon sonuçları üretmesine olanak sağlıyor.
Sonuç olarak TÜİK’in verileri her ne kadar eserlerin ölçeklerini manipüle etmese de, eserlerin fiyatlarının aslında daha düşük gösterilmesi nedeniyle düşük enflasyon olarak karşımıza çıkıyor. “Bunun ekonomik nedeni enflasyon sarmalından kurtulmak olarak gösterilse de siyasi nedeni fiyat artışlarını düşük tutmak ve çalışanlara enflasyon vergisi ödetmektir.”